Meydanın Ağası, Gönüllerin Dadaş’ı Yüksel Araz

Erzurum’un taşına, suyuna sinen bir duruş vardır; mertlik ve vefayla yoğrulmuş bir ruh. İşte bu ruh, sadece dağlarında yankılanan türkülerde ya da kahramanlık destanlarında değil, meydanlara çıkan her dadaşta da hayat bulur. Uzundere’nin bağrından kopup gelen Yüksel Araz da böyle bir yürektir. Onun hikâyesi, memleket aşkının ve ata sporuna duyulan tutkunun dizelere sığmayacak kadar derin bir destanıdır.

31 Ekim 2022… Meydanın tozu dumana karıştığı, yiğitlerin er meydanında sırt sırta verip gücünü gösterdiği bir gün… Yüksel Araz, sadece “Meydan Ağası” unvanıyla değil, gönülleri fetheden vefası ve cömertliğiyle de bu anlamlı günü taçlandırdı. O, kürsüye çıktığında sadece bir konuşma yapmadı; dadaş yüreğinin sözlerle buluştuğu bir selam verdi Uzundere’nin dört bir yanına.

“Ata sporumuz, bizim kimliğimizdir.” dediğinde, meydanda bir anlık sessizlik oldu. Çünkü bu cümle, geçmişten geleceğe kurulan bir köprüydü. Her güreşçinin alnındaki ter, bir tarihin imzasıydı. Yüksel Araz, işte bu imzanın silinmemesi için ne gerekiyorsa yapmaya ant içmiş bir yiğitti.

Ama onun kahramanlığı sadece er meydanında kalmadı. İstanbul’da kurduğu Yüksel Nakliyat ve Bilkon Lojistik ile alın terini emeğe, emeği de geleceğe dönüştürdü. Beylikdüzü’nde taşınan her yükün ardında, bir memleket sevdalısının emeği vardı. Ambarlı’dan Asyaport’a kadar uzanan bu yolculuk, onun azminin ve çalışkanlığının hikâyesiydi. 120 kişiye istihdam sağlamak, yalnızca bir rakam değildi; 120 haneye umut götürmekti.

Eğitime verdiği destek, gençlerin hayallerine can suyu oldu. Sporcuları kollayıp onların yükünü hafifleten bir “ağabey” oldu. Çünkü o, sadece bir iş insanı değil; doğup büyüdüğü toprakların ahdine sadık bir dadaştı.

Yüksel Araz’ın yaşamı, kelimelerle değil duruşuyla yazılmış bir manifestodur. Gücünü tarihinden, samimiyetini köklerinden alan bir memleket sevdalısı…

Bu yazının sonunda şunu düşünmeden edemiyor insan: “Dünya yükünü sırtlasan ne fayda, yüreğinde memleket sevgisi yoksa!” Ama Yüksel Araz, yüreğindeki Erzurum sevgisiyle tüm yollara iz bırakıyor. İşte bu yüzden, er meydanında olduğu kadar hayatta da birincidir.

Meydan senin, dadaş! Yollar da, dualar da sana açık olsun…